bir flora ve faunaya sahiptir ve buna insan etkisi (yapılar, yollar) olmayan bakir ormanın bazı bölümleri de dâhildir. Ayrıca sadece belirli alanlarda kendini gösteren böcek ve bitki çeşitleri bakımından da büyük ilgi çekmektedir. Orta bölümü tüm Yunanistan’da boz ayının görüldüğü en önemli yerlerden biridir. Yaklaşık 100 çeşitle kuş nüfusu da oldukça kalabalıktır. Bunların arasından birçok türün sürekli yaşam alanıdır; bu türler çalıhorozu, keklik, paçalı baykuş ve köknar kargasıdır. Etkileyici Leivaditis şelalesi olağanüstü doğal güzelliği ve 35 m’den fazla yüksekliğiyle Ksanthi İli’nin dağlık bölgesinde dikkatleri üzerine çeker. Balkanların en büyük şelalesidir ve Ksanthi kentinden ulaşılması oldukça koyladır. İsteyenlerin tek yapacağı şey Stavroupoli yolunu izlemek ve yokuş yukarı 1300 m yükseklikte bulunan Livaditis köyüne ulaşmaktır. Köyün çıkışında doğu yönüne giden bir patika başlar ve bölgenin köprülerinden birine ulaşır. Güneydoğu istikametinde 7 km sonraki orman yolu Trahonios şelalesinden (Livaditis şelalesi) 300 m mesafeye kadar yaklaşır. Ziyaretçinin şelaleye ulaşması için meşeler, akçaağaçlar, dişbudaklar ve ıhlamurlar arasında, rahat bir patikada yürümesi gerek. Şelaleye ulaşıldığında karşılaşılan manzara mükemmeldir. Sular yaklaşık 60 m yükseklikten büyük bir hızla akar ve kayalara zengin bir bitki örtüsü kazandırır. Burada antik mitolojiden Naiadları ve halk masallrının perileri akla gelir. Söylentilere göre Livaditis’in sularında “perilerin” yıkandığını, mağaralarda taş tazgahlarda ise peri kıyafetleri dokuduğu söylenir. Burada Dionisos ritimleriyle Satirler dans edermiş. Bu uçsuz bucaksız ormanlarda ilham perisi Kaliopi’nin ve Apolonas’ın oğlu Orfe’nin şarkıları yankılanırmış; gitarıyla hem tanrıları hem de insanları büyülermiş. Kışları birçok kez şelale donar ve ilkbaharın sıcak günlerinde oluşan kristaller büyük bir gürültüyle çatlar. Şelalenin etrafında ziyaretçilerin bu manzarayı izleyebilmesi için emniyetli korunaklar bulunmaktadır. (http://www.leivaditis.gr/)